Hâr-ı firkat ne demek?
Här-i firkat: Ayrılık dikeni demektir.
Rah-ı Hüda ne demek?
Kubbealtı Sözlüğü ( ﺭﺍﻫﻴﺎﺏ– ﺭﻫﻴﺎﺏ) i. (Farsça: reh – rāh “yol” ve yāb “bulucu” ile reh-yāb – rāh-yāb) Yolu bulan yolunu bulabilirse, ona erişir: O, Allah’ın Rabbine hidayet edemez / Bir an için Kur’an’ın yolunu deneyerek izlemez (Nebi).
Narı firkata ne demek?
Hijran sevgiliden ayrılmak anlamına gelirken, talak boşanma ve ayrılık anlamına gelir. Firkat ne anlama gelir? TDK sözlüğünde ne anlama gelir? Firkat kelimesi hem ayrılık hem de özlem anlamına gelir.
Firkat ne demek Osmanlıca?
Arapça furḳa(t) فُرقة “ayrılma” kelimesinden ödünç alınmış bir kelimedir ve bu kelime frḳ kökünden gelir. Bu kelime, Arapça faraḳa فَرَقَ “ayrılmış” fiilinin fuˁla(t) formundaki ism-i merre’sidir.
Har-ı ne demek?
(ﺣﺮ) i. (Ar. ḥarr) sıcaklık, hararet: “Harr-ı şedid: büyük sıcaklık.” ѻ Kafasına bıçakla vurmak: Bir kimsede arzu veya öfke uyandırmak, kendini kaybetmek.
Firkat ne demek din kültürü?
Siyasi ve dini mezhepler için kullanılan bir terim. İnanç ilkelerini veya dinin pratik hükümlerini anlama ve yorumlama konusunda kendine özgü yaklaşımları olan bir düşünce sistemi; Bu yaklaşımlar etrafında gerçekleşen eğitimin ürünü olan bilimsel ve entelektüel birikim. Dini, fikri veya siyasi birliğin parçalanması.
Rah-ı ne demek?
(n.i.): 1) yol. (bkz: Sırat, Tarik). 2) izlenen yol, meslek, takip edilen yol. rah-i aşk: aşk yolu. rah-i vatan: vatan yolu.
Hüda Kürtçe mi?
Tanrı için Farsça kelime Huda’dır ve Arapça kelime hafiz “koruyucu” anlamına gelir. Yerel çevirisi “elveda”dır. Bu ifade, Azerbaycan, Kürt, Sindhi, Urdu, Hintçe, Bengalce ve Pencap dillerine aktarılan Farsça/Peştuca’dan ödünç alınmış bir kelimedir.
Matlabın ne demek?
➢MATLAB® (MATRIX LABORATORY) SAYISAL BİR BİLGİSAYAR DİLİDİR. FONKSİYONLARIN VE VERİLERİN İŞLENMESİNE VE ÇİZİLMESİNE, ALGORİTMALARIN UYGULANMASINA, KULLANICI ARAYÜZLERİNİN OLUŞTURULMASINA VE DİĞER DİLLERDE YAZILMIŞ PROGRAMLARLA ETKİLEŞİME İZİN VERİR. DİLLERİ ÇEVİRİLEBİLİR.
Vakti fikat ne demek?
Vaktı Mekat, kişinin iç dünyasıyla yüzleşmesi için ihtiyaç duyduğu zamanı ifade ederken, aynı zamanda toplumsal düzen ve adalet ihtiyacını da vurgular. İnsanların eylemlerinin sonuçlarını kabul edip bunlardan ders çıkarma sürecinde önemli bir dönüm noktasıdır.
Hicaz narı ne demek?
Hicaz narı, hoş, hafif ekşi bir tada ve çok koyu kırmızı (neredeyse bordo) renge sahip, çekirdekleri dişlere değmeyen dayanıklı ve endüstriyel olarak üretilen bir nar çeşididir. Ülkemizde yaklaşık 98 nar türü bulunmaktadır.
Türkiye’nin en güzel narı nerede yetişir?
Türkiye’de en çok nar yetiştirilen bölgeler Akdeniz, Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgeleridir. İller arasında ise Antalya, Muğla, Mersin ve Adana nar yetiştiriciliğinde başı çekmektedir.
Püryan ne demek?
Büryan, Püryan veya Biran olarak da bilinir, Türkiye’nin birçok yerinde hazırlanan bir et yemeğidir, ancak çoğunlukla Siirt ve Bitlis bölgelerinde bulunur. Arapçada, kuyu kebabının bir çeşidi olan Perive olarak da adlandırılır.
Giryan ne demek?
Gözyaşı anlamına gelmeyen bir Farsça kelime. Farsçadaki “-ân” eki, etken maddeyi bizimkine benzetir. Bu ek, “gözyaşı” anlamına gelen “girye” kelimesine eklenerek “ağlamak, gözyaşı dökmek” anlamına gelen “giryân” kelimesi elde edilmiştir. “Ağlamak” anlamına gelen Farsça kelime.
Farig ne demek Osmanlıca?
Vazgeçti, dünyayı terk etti, içine kapandı: “Dünyada garip bir adamım, bu mücadeleye ne gerek var?” (Eşrefoğlu Rûmî).
Hezâr ne demek?
(Farsça hezār “bin” ve dil “kalp” hezār-dil ile) “Bin yüreği olan” mec. Karşılaştığı herkese bağlı olan, mizaçlı bir adam: “Beni sıradan, aldatıcı insanlardan biri sanmayın (…)” (Hüseyin R. Gürpınar).
Firâset ne demek Osmanlıca?
Kelime Anlamı: Firaset kelimesi, gözlem ve sezgi yoluyla geleceği veya gizli gerçekleri tahmin etme yeteneği anlamına gelir. Ayrıca içgüdüsel anlayış veya sezgisel zeka olarak da adlandırılabilir. Kökeni: “Firaset” kelimesi Arapça kökenlidir. Arapçada “فِرَاسَة” (firasah) kelimesi içgüdü veya sezgi anlamına gelir.
Fahir türkçe ne demek?
1. Şanlı, şerefli, gururlu. 2. Övünen, gururlu.
Hayfa ne demek Osmanlıca?
(ﺣﻴﻔﺎ) Ünlü. (Ar. ḥayf ve Fars. ḥayfā -ā ile biter) [Daha çok hayfâ ki olarak kullanılır] Yazık: Hayatım bitti, hayfâ ki. Geç uyandım / Bu dünyanın sonsuza kadar süreceğini sanmıştım (Yûnus Emre).